Tahin üretimine uygun susam tohumlarının tekniğine uygun olarak kabukları ayrıldıktan ve fırında kurutulup kavrulduktan sonra değirmende ezilmesi ile elde edilen üründür. Tahin kendine has renk, tat ve kokuda olur. Tahinde yabancı madde bulunamaz ancak üretim teknolojisi gereği kullanılan nişasta yabancı madde olarak değerlendirilmez.
Tahin yapımında kullanılan susamın yağ içeriği yüksektir fakat bu yağların yüzde 90’ı sağlıklı omega-3 ve omega-6 yağ asitleridir. Bu yağ asitleri sadece vücuttaki kolesterol seviyelerini düşürmekle kalmaz, aynı zamanda kalp ve damar hastalıkların tedavisine de yardımcı olur. Kötü kolestrolü düşürüp iyi kolesterolü yükseltici ektiye sahiptir.
Ayrıca tahin, bu yağ asitleri ile vücuttaki sinir dokularının gelişimini hızlandırır. Bu da beynin sağlığını iyileştirmeye yardımcı olur ve de Alzheimer hastalığının gelişimini yavaşlatmaya da pozitif yönlü bir etki ettiği düşünülmektedir.
Tahinin içerdiği yağlar sebebiyle böbreklerin düzenli çalışması, vücutta biriken suyun ve toksinin idrar yardımıyla atılması yanında bağırsak ve midede biriken gazın ve ağrının giderilmesi, besinlerin kolaylıkla hazmedilmesi gibi sindirim sistemine olumlu etkileri olduğu da bilinmektedir.
Tahin E , C ve B vitaminleri içermektedir. Bu sebeple özellikle kış aylarında vücudu soğuk algınlığı, grip gibi rahatsızlıklardan korumak için tüketilmektedir.
Tahin, demir, magnezyum, fosfor, manganez ve bakır bakımından da güçlüdür ve iyi bir lif kaynağıdır. İçerdiği yüksek demir sayesinde kansızlık için önerilen bir besindir. Yüksek oranda kalsiyum içermesi nedeniyle çocukların ve yaşlıların kemik sağlığı için çok iyi bir destekleyici gıdadır. Tahin, içerdiği bu mineraller sayesinde ağrıyı hafifletme ve iltihabı azaltma yeteneği ile bilinir. Magnezyum içerdiğinden dolayı da astım hastalarında hava yollarının genişlemesine yardımcı olur.
Tahinin içerdiği zengin besin değeri sayesinde ağır ilaç kullanımının vücuda vereceği hasarların önüne geçerek yan etkileri minimuma indirir. Ayrıca radyasyonu tölere eden özelliği sayesinde radyasyona maruz kalan kişilerin düzenli kullanımı tavsiye edilmektedir.
Antioksidan ve hücre yapısını koruyucu özelliği sayesinde kansere karşı vücut direncini artırır ve kanserli hücreler ile aktif bir şekilde savaşır.
Tahin protein içeriği açısında da çok zengin bir besindir. Bu protein bitkisel kaynaklı olsa da vücudun protein ihtiyacı için önemlidir. Bu nedenle özellikle vejeteryanların düzenli olarak tahin tüketmeleri önerilmektedir.
Ayrıca tahin hem antioksidan etkisi hem de içerdiği çinko gibi elementler sayesinde saç ve cilt sağlığı için oldukça faydalıdır. Saç dökülmesine engel olarak saçların parlak ve sağlıklı şekilde uzamasını sağlar. Birçok cilt hastalıklarına neden olan serbest radikallerin hareket kabiliyetini kısıtlayarak cildin erken yaşlanmasını önler. Kalorisi yüksek olmasına rağmen dikkatli olarak düzenli tüketimi vücuda oldukça fayda sağlayan bir besindir.
Pekmez yapımında hangi meyveden yapımı isteniyorsa o meyvenin suyu posalı bir şekilde süzülür. Elde edilen şıra, ort. %5 oranında pekmez toprağı veya ak toprak denilen kireç oranı yüksek bir toprakla karıştırılır ve kaynatılır. Bu işlem meyvenin kendi ekşi tadını veren asitliğini yok eder. Kaynatma işlemi sonrası toprağın dibe çökmesi için 1 gün oda sıcaklığında bekletilen şıra tekrar süzülür ve pekmez kıvamına gelene kadar tekrar kaynatılır.
Pekmezin besin değerleri, yapıldığı meyveye göre değişkenlik göstermesine rağmen genel olarak karbonhidrat içeriği nedeniyle enerji veren bir gıdadır. İçermiş olduğu %80'e yakın karbonhidratın tümünün glikoz ve fruktoz halinde olması sindirim sisteminde parçalanmaya gerek kalmadan kolayca kana geçmesini sağlar.
Pekmez, özellikle günlük kalsiyum, potasyum ve magnezyum ihtiyacımızın büyük bir bölümünü karşılamaktadır. Mineral miktarının fazla ve emilim oranlarının yüksek olması nedeniyle hamile ve emziren annelerin ve hastaların iyileşme dönemlerinde önemli bir destektir.
Pekmez ayrıca çok iyi bir krom kaynağıdır. İnsan dokusunun krom içeriği hamilelikte ve yaşlanırken oldukça azalmaktadır. Krom, tip 2 diyabet hastalarında kan şekerini dengelemede yardımcı bir etkendir.
Demir deposu da olduğu bilinen pekmez tüketimi demir eksikliği yaşanmaması için de önemlidir. Demir eksikliği, baş dönmesi, yorgunluk, saç dökülmesi, sinirlilik ve anemi gibi birçok soruna sebep olur. Demir, kan ve hücre fonksiyonlarında önemli bir role sahiptir ve enerji üretimi için gereklidir. Ayrıca vücudun enfeksiyonlarla savaşmasına yardımcı olur, kas ve beyin fonksiyonlarını destekler ve bağışıklık sistemine faydalıdır.
Pekmezde bulunan B1 vitamini, karbonhidrat gibi temel enerji kaynağı olan besinlerin vücutta enerjiye çevrilmesini sağlamaktadır. Aynı zamanda kalp sağlığının korunmasında etkili bir vitamindir. Ayrıca beyin fonksiyonları ve beyinde enerji üretimi için gerekli bir vitamindir. Yaşlanmaya karşı koruyucu etkisinin yanında sigara ve alkolün zararlı etkilerini de azaltır. Kas yorgunlukları ve kasılmalarına karşı vücuda iyi gelir ve sindirim sistemi için faydalıdır.
Pekmezde bulunan B2 vitamini vücudun birçok fonksiyonunun sağlıklı çalışabilmesi için önemlidir.. Besinlerden enerji üretiminde görev alan B2 vitamini, sinir sisteminin düzenli çalışması için de gereklidir.. Deri, saç ve tırnak gibi dokuların oksijen kullanımına da destek olmaktadır. B2 vitamini, büyüme ve gelişmede önemli bir rol oynamakta, yaşlanma sürecini azaltmakta ve kanser riskine karşı koruma sağlamaktadır. Ayrıca astım ve bronşit hastalığı için de fayda sağlayan bir vitamindir. Antikor ve kırmızı kan hücre üretimi için de B2 vitamini alınmalıdır. Tiroid, baş ağrısı, katarakt, egzama, dermatit, romatoid artrit gibi birçok hastalığın önlenmesinde etkili olduğu bilinmektedir.
Üzüm Pekmezi / Dut Pekmezi / Keçiboynuzu Pekmezi / Dut Pekmezi / Andız Pekmezi
Bu sitede çerezler kullanır. Siteyi kullanmaya devam ederseniz, çerez kullanımını kabul etmiş olursunuz. Daha fazla bilgi için tıklayınız.